Herkesin mutlaka hayatında bir kere de olsa kullandığı bir cümle var ki: “Ah, bir karavanım olsa…” dır. Biz de neden olmasın? dedik.
Belki küçük bir hareketti fakat hayatımızda büyük bir değişime sebep oldu.
Patili kızlarımız ve küçük oğlumuzla birlikte çıktığımız bu macerada henüz yolun başındayız.
Buna rağmen görünen o ki biz bu işe bayıldık! Ve bu maceradan vazgeçmeyeceğiz.
Peki, nedir bu herkesin hayallerinin bir köşesinde olan kervancılık?
Her şeyin başında önce minimalist yaşam geliyor…
Mottomuz “Az eşya, doğaya saygı ve çokça özgürlük” oldu.
Yola çıktığınızda karşılaştığınız kısıtlı su imkânı aslında konfor alanlarımızda gereksiz su kullanarak doğaya ne kadar zarar verdiğimizi hatırlatıyor. Minimal eşya kullanımı da hayatımızda ne kadar çok tüketim çılgınlığının olduğunu, kalabalık şehir hayatının insanın farkındalığını, insani duygularını ve yaratıcılığını nasıl körelttiğini fark ettik.
Doğanın bize sunduğu sonsuz güzellikler ve özgür olma hissi biz ona saygı duyduğumuz sürece devam edecektir.
Kampçılığın nezaketini, dostluğunu, paylaşmanın güzelliğinin farkında olan birilerine rastlarsanız elinden sımsıkı tutun ve rotanızı birlikte belirleyin.
Evinizdeki konfora elveda demeli ve bilinmeyenin verdiği hazla yeni maceralar deneyimlemek isterseniz yola çıkın deriz. Sizi de karavan kamplarında komşuculuğa bekleriz.
Commenti