Merhaba! Bize kısaca kendinizden bahsetmenizi istiyoruz. İnanç Ömer kimdir, ne yapar? Oyunculuk geçmişiniz olduğunu da duyduk, oyunculuğu bıraktınız mı bunu da ayrıca merak ediyoruz.
Merhaba, 2005-2010 konservatuar oyunculuk mezunuyum...Sanata olan ilgim çok erken yaşlarda başladı, kendimi bildim bileli üreten bir insanım...Sanatın birçok dalında aktif olarak yer aldım, yaklaşık 15 yıl TV oyunculuğu yaptım fakat sanat anlamında çok tatmin eden bir alan değildi. Kendi sanatıma yönelip onu geliştirmeyi tercih ettim. Bir atölye açıp diorama sanatına meraklı insanlara eğitimler verdim. Bir eser yaratmak, üretmek ve ona gerçekçiliği katarak bu bilgileri meraklı öğrencilerle paylaşmak yeniden sanat hayatımı yeniledi ve bu alanda ilerledim.
Yapmış olduğunuz sanat oldukça ilgi çekici! Diorama sanatı veya minyatür sanatı öyle değil mi?
Evet oldukça ilgi çekici bir sanat, maket yapımının realizm ile buluştuğu bir alan diyebiliriz...Gerçeğin küçültülmüş bir fotoğrafı gibi somut bir eser olarak önünüze çıkması herkes tarafından hayretle karşılanıyor.
Bu alana ilk nasıl karar verip nasıl başladığınızı çok merak ediyoruz!
Çocukluğumda başladı diyebilirim. Gördüğüm her nesneyi farklı bir figür haline getirmeye çalışan dünyaya merakla bakan bir çocuktum... Ahşap ve elektronik malzemelerden kendi oyuncaklarımı üreterek ve onlara mekanlar yaparak diorama sanatına adım atmış bulundum.
Bizim daha çok aşina olduğumuz ve herkesin de ömründe bir kere de olsa görmüş olduğu Miniatürk var. Tabii maketler ve diorama aynı şey olsa gerek?
Maket ve diorama birbirinden tamamen ayrı bir alan. Diorama kendisine bakan kişiye yaşanmışlığı yansıtmalıdır, yaşanmış bir mekânın bir anın gerçekte olduğu gibi yansıtılmasıdır.
Tabii, sizin yapmış olduğunuz daha detaylı. Peki, Türkiye’de sizce bu sanat yaygın mı?
Ben bu sanata 2001 yılında başladım. O dönemler diorama algısı yoktu ve yaptıklarımızı maket olarak adlandırıyorduk fakat ilerleyen zamanda bu sanata yoğun bir ilgi oldu. Hayallerindeki mekânı veya bir anıyı somut bir eser olarak görmek isteyen birçok kişi bu sanata gönül verdi ve ortaya çok iyi işler ve ustalar çıktı...Şu an takip ettiğim kadarıyla çığ gibi büyüyen bir diorama kitlesi var. Uğraştığınız işe olan bu ilgi ve akım keyif verici.
Bu sanat sizin için daha çok hobi gibi mi? Yoksa bir iş mi?
Ben hobi olarak başladım fakat ilerleyen zamanda hayallerini ve anılarını 3 boyutlu somut hale getirmek isteyen birçok müşterim oldu. Eğitim almak isteyenlerde artınca bu hobi zamanla işim oldu.
Herhangi bir eğitimi var mı veya siz aldınız mı?
Diorama eğitimleri artık çok yaygın, ben hiçbir eğitim almadım. Eğitimden çok etrafa nesnelere nasıl baktığınız önemli. Mesela çok sabit malzemeler kullanmıyorum, işin en keyifli kısmı da burası… Neyi neyden yapacağımı düşünmek, aramak ve bulmak...Ve bir güzel yanı da geri dönüşüme katkı sağlaması, çöpe atılan birçok malzemeyi bir sanat eserine çevirebiliyorsunuz... Diorama için doğa dostu bir sanat diyebiliriz.
Mimarlığa ilginizin olduğunu söylemiştiniz, içinizde ukde kalan şeyi bu sanat tatmin ediyor mu? Çünkü kendinize bir nevi dünya inşa ediyorsunuz burada.
Mimarlık çok saygı duyduğum bir meslek fakat o alanda bir eğitim almadım. Bu alana olan ilgimi zaman zaman tasarım ve çizimler yaparak mimarlık dünyasına hâkim kitaplar ve magazinsel konuları yakından takip edip ilgimi ve merakımı güncel tutmaya çalışıyorum...
Bu tamamen iç güdüsel bir durum bazen yaptığım eserlerde cetvel dahi kullanmıyorum. Bu duruma tanık olanlar çok şaşırıyor, tamamen göz kararı ve iç güdüsel olarak eserlerim de istediğim sonuca ulaşıyorum. Bu kimileri için hayret verici. Ben bu durumu bu işi severek yapmama borçluyum.
Bu sanatın eğitimini verdiğinizden bahsetmişsiniz. Dioramaya insanların ilgisi ne ölçüde sizce?
Üniversitelerde mimarlık ve grafik tasarım bölümlerinde uzman olarak dersler verdim. Ayrıca atölyemde birçok öğrenciye workshop düzenledim... Bu sanat ile yeni tanışan öğrencilerin öğrendikleri bilgilerle, ortaya çıkardıkları eserler karşısında duydukları heyecan ve öz güven beni mutlu ediyor.
Detaylı ve ince bir iş…Bu alana adım atacaklara herhangi bir tavsiyeniz olur mu?
Sanırım üç detay var bu yolda: Aşırı gözlem, merak ve hayal gücü…
Sizinle röportaj yapmak keyifliydi! Son olarak eklemek istedikleriniz?
Öncelikle sanatıma duyduğunuz ilgi ve alakadan dolayı ben teşekkür ederim...Yapmış olduğum karavan modellemeleri ve kamp dioramaları, karavan ve doğa severler için oldukça ilgi görüyor. Doğru bir kaynakta röportaj yapmak beni çok sevindirdi.
Teşekkürler...
Comments