Heavy Metalin Zamansız Fedaileri: Manowar

"Zamansız" deyimi, genellikle bir kişi, unsurun zamana meydan okuduğunu; zamana uygun olmayan bir şekilde önemli veya etkileyici olduğunu ifade etmek için kullanılır. Bu yüzden Manowar’ı tanımlarken onların heavy metalin zamansız fedaileri olduğunu söylemek yanlış bir benzetme olmaz.

3 Haziran 2023’de bir kez daha ülkemize gelerek muhteşem bir konser veren Manowar, heavy metalin ölümsüzlüğünü ve asla dinmeyecek olan ateşinin ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha tüm dünyaya kanıtladı.

1980’li yılların başında kurulmuş olan bir grup için hâlâ bu kadar dinamik ve taze kalabilmek Manowar’ı eşsiz kılan detaylardan yalnızca biri. Temmuz ayında 71 yaşına girecek olan Eric Adams (vokal) “o kadar da değil” dedirten çığlıkları ile yeni desibel rekorlarına koşarken, grubun diğer kurucusu olan Joey DeMaio (basgitar), konsere gittiği ülkelerin dili ile konuşma yaparak zaten heavy metalin büyüsü ile gaza gelmiş olan kalabalık bir kitleyi daha çok gaza getirmeyi başarıyor. 2010 yılında Sonisphere Rock Festivali’nde (Dio’nun hayatını kaybedip gelemediği festival) yaptığı Türkçe konuşma ile sempati kazanan DeMaio, bu sefer de aynı tonda ve üslupta konuşarak Manowar ve heavy metal müziğin yok olduğuna dair söylentilere en sert tondan cevap veriyor.

Manowar benim için her daim en kaliteli heavy metal gruplarından biri olmuştur. Evet, belki öyle çok anlamlı ve derin şarkı sözleri yok ama her ne olursa olsun yaptıkları her şarkıda mitoloji, savaş, kahramanlık, viking kültürü, özgürlük gibi temaları sonuna kadar hissedebiliyorsunuz. Hızlı ve sert tempo ile söylenen bu şarkılar, harika sahne şovları ile desteklenince Manowar’ın neden “zamansız” bir grup olduğu çok daha iyi anlaşılıyor.

"Warriors of the World United", "Kings of Metal", "Hail and Kill", "Battle Hymn", "The Gods Made Heavy Metal" ve “Call To Arms”, Manowar denince aklıma ilk gelen parçalar arasında. Bu şarkıların tamamında Joey DeMaio imzası var.

Manowar demişken haklarında ortaya atılmış olan en büyük safsatadan da bahsetmek gerek; “Manowar ırkçı bir gruptur.” Bu aptalca iddiayı ortaya atan popüler “rockçılar” ve dar kafalı pop-rap sevenler, yozlaştırdıkları müzik kültürünü aynı toksik söylemlerle yok etmek isteyen bir güruhtan öteye gidemeyecekler.

Heavy metal, kökünde sertliğin yüksek olduğu bir türdür. Manowar da şarkılarında savaş, kahramanlık, güçlü bir duruş gibi temaları işlediği için bu dar kafalı zihniyet “Manowar Türk düşmanıdır” gibi içi boş söylemlerle kendi taraftarlarının sempatisini kazanmaya çalışmıştır. Müzikal olarak her türlü eleştiriye saygı duyarım; ancak ülkemize beş defa konser vermeye gelmiş olan ve kurucusunun üşenmeyip Türkçe bir konuşma ezberleyerek Atatürk’ün kurduğu cumhuriyetin 100. yılını kutlayan bir gruba böylesi komik iftiralar atılmasın asla mantıklı bir çerçeveye oturtamam ve kabul edemem.

Peki benim için Manowar ne anlam ifade ediyor? Bence Manowar, heavy metalin kahramanca ve epik yüzünü temsil eden efsanevi bir grup olarak müzik tarihine damgasını vurmuştur. Onların sertlik, tutku ve savaşçı ruhunu yansıtan müzikleri, ben ve benim gibi hayranlarını derinden etkilerken, sahne performanslarıyla da her daim göz kamaştırır. Manowar'ın şarkıları, sadece notalarla değil, aynı zamanda kalplerde bir ateş yakar. İhtişamlı vokaller, güçlü rifler ve epik sözlerle dolu şarkıları, hayalleri ve mücadele ruhunu tetikler. Manowar'ın müziği, gerçek bir müzikseveri dünyevi dertlerinden arındırır ve bir savaşçının cesaretini hissettirir. Onlar, metal müziğin sınırlarını zorlayan, zamanın ötesine geçen ve asla unutulmayacak bir miras bırakan gerçek bir efsanedir. Manowar, heavy metalin kalbinde sonsuza dek yankılanacak bir kudret ve zaferdir.

Bu yazı vesilesi ile çıktıkları her turnede mutlaka Türkiye’ye de uğrayan ve asla pişman olmayan bu efsanevi gruba huzurlarınızda saygımı sunuyorum.

Hail to Manowar!!!