top of page

Türkiye’den Portekiz’e Bir Karavan Yolculuğu

Merhaba,biz Gezenkuzular Elif, Hüseyin ve Can. Biz esasında ailece seyahat tutkunuyuz ve yeni yerler keşfetmeyi çok seviyoruz. Pandeminin de etkisi ile karavan edinmeye karar verdik ve yaklaşık iki senedir karavanımız ile seyahatler gerçekleştiriyoruz. Öncelikli olarak Türkiye’nin birçok noktasını karavan ile gezdikten sonra hayalimiz olan Avrupa gezisi için hazırlıklara başladık.

Avrupa için ilk rotamız güney İspanya ve Portekiz ağırlıklı olsun istedik. Açıkçası ilk etapta yol çok uzak, en az bir ay izin almamız gerekiyor, bu kadar uzun süre karavanda kalabilecek miyiz gibi aklımızda birçok soru vardı. Ayrıca daha önce aracımızla bu şekilde yurtdışına hiç çıkmamıştık. Öncelikle işlerimizi organize ederek 1 aylık izinlerimizi aldık. Sonra dikkatli şekilde rotamızı belirledik, detaylı bir çalışma yaptık. Gerekli evraklarımızı tamamladık. Bir ay uzun bir süre olacağı için karavanımızı da dikkatlice hazırladık ve yola çıktık.


Yolun daha kısa olacağını düşünerek Kapıkule-Bulgaristan sınırından çıkış yaptık. Karavan ile Avrupa’ya adım attığımızda oldukça şaşkındık. Bunu gerçekten başarabileceğimize o an inandık ve seyahatimiz bol keyifli, bol eğlenceli geçti.

Bulgaristan’ın ardından Sırbistan’da Niş’e ulaştık, kısa bir gezinin ardından Hırvastistan’da Zagreb’e devam ettik. Zagreb çok güzel ve etkileyici bir şehir. Sonrasında Slovenya sınırına gelerek Ljublijana’yı gezdik. Ljublijana’yı hala görmediyseniz mutlaka görmelisiniz. Asıl gezmek istediğimiz rota oldukça uzak ve güney batı Avrupa’da olduğu için ilk etapta hızla yol almak istiyorduk. Yolumuzun üzerinde olan İtalya Alpleri Dolomit’ler de bir gece konakladık. Doğası ve güzelliğinden o kadar etkilendik ki zor ayrıldık desek yeridir. Daha

önce İtalya’nın başlıca birçok şehrini gezdiğimiz için bu sefer Verona ve Cenova’ya uğradıktan sonra Fransa Marsilya’ya doğru yolumuza devam ettik. Açıkçası Fransa karavanlar için pek uygun değil, özellikle şehir merkezlerine girmek ve park etmek oldukça zor o nedenle İspanya’ya doğru devam ettik.




İspanya’da ilk olarak Besalü’de konakladık. Çok şirin bir kasaba. Besalü’nün ardından Volkanik National Park’da yer alan Castelfollit de la Roca’yı ziyaret ettik. Volkanik kayanın üzerine kurulmuş bir başka şirin kasaba. Sonrasında Girona’ya, Alicante ve Avrupa’nın balkonu Nerja’ya devam ettik. Yine daha önce Barselona, Madrid, Valensiya gibi İspanya’nın önemli şehirlerini gezdiğimiz için görmediğimiz yerlere odaklandık. Tabi bizim bu seyahat için en merak ettiğimiz bölge Güney İspanya yani Endülüs olarak adlandırılan bölgeydi. Endülüs bölgesinde Granada, Malaga, Sevilla, Cebelitarık, Cadiz, Cordoba’yı gezdik. Endülüs’e kalbimizi bıraktık. Tabiatı, tarihi yapıları ve sıcakkanlı insanları ile çok etkileyici bir bölge. Sonrasında asıl bu seyahatte varmak istediğimiz yer Portekiz’e devam ettik.

İspanya Portekiz sınırında yer alan Huelva’dan Portekiz’e geçiş yaptık. Tabii bu kadar yolu karavanımızla gelmiş olmak bizi çok mutlu etmişti. Portekiz’de ilk olarak Benagil kayalıkları, Faro bölgesine ulaştık, sonrasında Sagres’e devam ettik. Dünya’nın sonu olarak tabir edilen muhteşem falezleri ile Portekiz bizi büyüledi. Portekiz’de Lizbon, Avrupa’nın en batı noktası olan Roca Burnu, Sintra ve Porto’yu gezdik. Portekiz’in her şehri ayrı güzellikte ve doğası da çok güzel. Tabi karavanla dolaşmak gittiğiniz yerlerde istediğiniz gibi daha detaylı dolaşmanızı da sağlıyor. Portekiz etkilendiğimiz ve kalbimizi bıraktığımız yerlerden oldu.

Portekiz İspanya sınırında yer alan Peneda National Park’ı da geçerek Kuzey İspanya’ya doğru yeniden İspanya’ya ulaştık. Kuzey İspanya’da Pucos de Europe diye adlandırılan sıra dağlar boyunca Asturias, Oviedo, Comillas bölgelerini dolaştık. Doğası ve iklimi ile Karadeniz’e çok benzeyen bir yapıya sahip. Hemen ardından İspanya’da son durağımız Bilbao oldu ve artık dönüş yoluna geçmemiz gerekiyordu.



Toplamda üç haftayı geride bıraktığımız için dönüş yolunu iyi planlamamız gerekiyordu. Son bir haftamız kalmıştı. Üç hafta nasıl geçti anlamadığımız gibi dönüş hüznü de bizi sarmıştı. Fransa’yı yine es geçerek görmek istediğimiz yerlerden biri olan İsviçre’ye ulaştık. İsviçre seyahatimiz yolculuğumuzun en etkileyici noktalarından bir diğeriydi. İnterlaken, Kandersteg bölgelerini dolaştık. Teleferik ile İsviçre Alplerine ve göllerine ulaştık. İsviçre Alplerinde rodelbahn denilen kızaklar ile kaydık. İsviçre için süremiz çok kısıtlı olduğundan ve büyüleyici bir ülke olması nedeni ile kısa sürede çok güzel vakit geçirmeye odaklandık.

İsviçre’nin ardından Slovenya Bled Gölü, Sırbistan Belgrad ve yine Bulgaristan üzerinden Türkiye’ye geri döndük. Toplamda bir ayda üç kişilik çekirdek ailemiz ve karavanımızla 11 bin km yol yaparak, dokuz ülke dolaştık.

Daha nice seyahatlerimizde görüşmek buluşmak dileğiyle, bizi @gezenkuzular instagram hesabımızdan takip edebilir önerilerde bulunabilirsiniz.



Gezenkuzular



Comments


bottom of page